Kayıtlar

Eylül, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kuzey Güney ve Kremalı Mantarlı Pappardelli

Resim
Açlığım da son rattesine geldi. Geçenlerde bi yerde yiyip beğendiğim makarnayı evde yapıyım dedim. Kremalı mantarlı pappardelli. Yaptım ve afiyetle yedim, o kadar açıkmıştım ki sunuma falan hazırlamayı beklemedim ama yinede resmini paylaşıyım belki iştahınız açılır yaparsınız... Pek dizi meraklısı değilimdir,özellikle yerli olanların. Hiç birşeyi devamlı takip edecek kadar dikkatimi veremiyorum galiba. Ama bu yıl kuzey güney ve bizim yenge hoşuma gider oldu. Mümkün oldukça izliyorum. Sos şöyle: mantarları ince ince doğrayıp çok az su ile haşlayarak pişiriyoruz. Çok çok az su koymalısınız çünkü mantar zaten su salar kendisi,zaten 2 dk. da pişmiş oluyor, sonra kremayı ekliyoruz biraz da et bulyon (bi bulyonun 1/4 ü kadar) , kaynamaya başlayınca kara biber ve doğranmış maydanoz(ya da fesleğen,dere otu) ekleyip kapatıyoruz. Pişen makarnaları sosun içine alıp karıştırıyoruz. Tabağa alınca üstüne biraz kaşar(ya da permasan) servis yapıyoruz. Çok lezzetli oluyo

Kıvırcık Saçlara Neler Yapılabilir?

Resim
 Benim saçlarım resimde gördüğünüz Beyonce kıvırcığı,arap kıvırcığı da denebilir:) Yıllarca reklamlarda gördüğüm gibi saçlarım olsun diye kıvırcıklarımla savaştım. Ama 3 yıldır doğal halinin güzelliğine ikna oldum ve çok mutluyum. Ama saçlarıma bi servet harcadım diyebilirim ki hala da konu saç olunca kozmetik ürünlere hemen kanıyorum, denemekten kendimi alamıyorum. Yıllar içinde edindiğim tecrübelerimi benim gibi kıvırcıklar varsa paylaşayım istedim. Önceki yıllarda loreal'in x-tenso diye bir ürünüyle kuaförüme dalga açtırma işlemi yaptırıyordum. Brazilya fönü gibi dümdüz olmuyor sadece dalgası açılıyor. Bu işlemi 10 sene boyunca her 5 ayda bir diplerinden çıkanlara yaptırdım. Artıları: Saçlarınız dalgalı oluyor,çok kolay fön tutuyor(evde kendim bile düzleştirebiliyordum). Saçı çok yıpratmıyor(bi maskeyle desteklemekte fayda var) Eksileri:Bir süre sonra saçınızdaki dalgalar çok açılmış oluyor eski kıvırcıkları özler hale geliyorsunuz. Dalgalarınız b

Akvaryum Balıkları

Çoğumuz akvaryum balıkları gibi yaşıyoruz. Çevremizde bizimle aynı ortamda yaşabilenler var sadece. Ortam buna müsait, herkes üç aşağı beş yukarı aynı şeyleri yaşıyor. Dünyayı akvaryumdan ibaret sanıyoruz, ya da yaşanabilecek en iyi yerin burası olduğuna kendimizi  inandırmışız. Farklı ortamlar maceralı,zor,kötü, biz güvenli suyumuzda hep bizim gibi olanlarla ne güzel yaşıyoruz. Olur da başka diyardan bizim gibi olmayan bitanesi akvaryumumuza dalıverdi, onu hızla bizim bildiğimizin en iyi olduğuna inandırmaya,bizim gibi yapmaya çalışırız. Hiç kimse onu anlamak istemez, sadece bizim gibi olsun düzen bozulmasın... Ama olmazsa işte o zaman günah bizden gitti, ti'ye alırız,eleştiririz,ayıplarız,dışlarız... Biraz daha okusak , bilmek istesek belki de bu kadar katı olmayız. Dolu başaklar gibi başımız eğilir ama ufkumuz genişler. Tüm bunları ne kadar da az okuyan bir toplum olduğumuzu her seferinde tekrar tekrar fark ettiğim için yazdım.Okursak daha hoş bir iklim bizi sar

Kışa Hazırlık

Sonbaharın güzelliklerini yaşadığım bu günlerde bir kışa hazırlık telaşıdır gidiyor. Blog okumayı severim,işim zaten bilgisayar,iphone u elimden düşürmem,çok relax bi insan da sayılmam falan filan derken dedim ki kızım sen acayip radyosyon ve stres içindesin bi de kansorojen maddeli yapay gıdayla beslenirsen durum fena Başladım annemle salça,domates suyu,taze fasulye,patlıcan ve biber közleme yapmaya.Karınca misali kışın ağustos böcekleri katkı maddeleriyle beslenirken ben en organiğinden beslenicem inşalahhh:) Bu yıl ilk kes anneme bu  işlerde birinci elden yardım ettiğim için tecrübelerimi de burada paylaşayım dedim,ne de olsa blogun var dimi?  1.Salça yaparken uzun domateslerden alınır,yıkanıp ikiye doğranır. Tencerede kaynatılmaya başlanır. Ama hiç başından ayrılmamalısınız hemen dibi tutar.Devamlı karıştır,takribi 3 saat sürüyor kıvam alması. Tuz ,şeker ekle.Sonra rondodan geçir,kavanoza doldur.Tekrar bi taşım kaynat ki şişeler vakumlansın,bozulmasın. 2.Domates suyu d

İstanbul Gezmeleri-Anadolu Kavağı

Resim
Sadece 3 yıldır İstanbul'da yaşıyorum,buraya yerleşmeyi de pek düşünmüyorum. İstediğim bir kaç yıl buranın tadını çıkarıp sonra yaşamın daha kolay olduğu bir yere yerleşmek. Bu yüzden mümkün olduğunca karış karış İstanbul'u gezmeye çalışıyorum. En sevdiğimse ara sokaklarda nereye çıkacağını bilmeden dolaşmak.Neyse kısa keselim Bugünkü plan Üsküdardan başlayıp boğaz boyunca gezmekti. Esas hedef Anadolu Kavağı...İlk durak Göksu deresindeki Sabancı Öğretmenevi oldu,burada fiyatların uygun,menülerin lezzetli ve manzaranın mükemmel olduğunu belirteyim öncelikle. Daha sonra Beykoz ve Anadolu Kavağı,çok uzak deil suadiyeden 26 km ama siz vapura yakın bi yerdesiniz deniz yolunu kullanabilirsiniz. Kadıköy ve eminönünden vapur seferleri var ve sizi götüren vapur akşam 5 e kadar bekleyip sizi almadan dönmüyor:) Ama arabayla da rahat ulaşımı var ayrıca birazdan anlatacağım ekstralar var. Boğazı karadan dolaşmak ayrı bir zevk,geçtiğiniz her bir yer ayrı güzel çünkü.  An

Mevsim Değişimi...

Resim
Mevsim değişiyor,akşamlar üşütmeye başladı. Sonra düşündüm bu durum bana ne hissediyor. Hiççç... Çünkü benim mevsim kavramım O'nun(denizcidir kendisi) geliş gidişleriyle değişiyor. O yanımdayken mevsim yaz ya da kış değil sadece güzel. Mutluluk veriyor güneşin yakması ya da karın dondurması. Ama o yokken güneş gereksiz,soğuklar sa evden çıkmayıp içime kapanmak için güzel bahane... Bu hayat bir sınavsa(ki ben buna inanıyorum) ben hep ayrılık ve özlemle sınanıyorum. Bir süre benim herkesi bırakıp gitmem gerekti,şimdiyse genelde geri de kalan ben oluyorum. Gitmek mi zor kalmak mı dersen her zaman kalmak derim. O giderken hayatından arta kalanla yaşamak daha zor benim için, oysa gitmek ne de olsa yeni bir başlangıçtır. Biraz daha oyalayıcıdır işte. Neticede kimse hayatındaki zorluğu seçemez belki, ama kendince onunla baş etme yolunu bulur bir şekilde. Zaten hayatta bir mücadele sonuçta, mutluluk mücadelesi.