Bu filmi çocukken izlemiştim, bir kadının uyanıp kendini başka bir hayatta bulması beni çok etkilemişti. Büyüdüğümde kendimi o kadın gibi bir hayatın içinde bulmaktan hep korktum. Derslerime çalışırken içimdeki en büyük motivasyon da buydu sanırım.
Bazen o filmdeki gibi hayatıma yabancılaşıyorum ben de. Mesela bu akşam o anlardan birini yaşadım yine ;içeriden anne diye seslenen oğluma bir an bakakaldım, o anne dediği kişi ben miyim?Bazı şeyler olana kadar gerçekten olacakmış gibi gelmiyor. Yaşlanmakta öyle bir şey benim için. 40 yaşını geçmek, anne olmak , ağrılarının olması, gücünün bazı şeylere yetmemesi gibi şeyler.
İçimden bir sürü kelimeler akıyordu bu akşam, çünkü Orhan Pamuk okuyorum bu ara. Çok sevdiğim yazarları okurken yazma isteğim kabarıyor. Sonra ev işlerine boğuldum, kelimeler eskidi, isteğim azaldı.
Bazen ev işleri terapi gibi , bazen de boğucu. Ah Belinda gibi, bir bakıyorum aktrist, bir bakıyorum ev kadını....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder