Salgın raporu
Bizim dünyamızın en ilginç günlerinden geçiyoruz bu aralar. Dünya daha önce de pek çok faklı dönemden geçti şüphesiz. Benimle başlayıp benimle biten bu dilimin en farklı zamanları şu an kuşkusuz.
Tüm dünya aynı yalıtılmışlığı yaşıyoruz şu an. Normal rutinine göre değişiyor bu sürece tepkiler galiba. Önceleri hep yoğun iş ortamı, hareketli sosyallikler yaşayanlar için şüphesiz çok farklı bu süreç, benim içinse o kadar da değil...Yaz tatilleri ve diğer tatil zamanlarından alışkınız birlikte ve evde uzun zaman geçirmeye.
Yine de üzerine düşünülesi günlerden geçiyorum, olanları kafamda evirip çeviriyorum.
Öncelikle micro alemimi incelersem;plansızlığa en hazırlıksız olduğum dönemde geldi bu salgın, bununda bir sebebi var muhakkak büyük resmi görmeye çalışıyorum. Doğrularıma daha sıkı bağlanmalıyım, para mevzularında özellikle. Dış dünya ile zorunluluklarımızı ne kadar kısıtlarsak , iç dünyamızı sağlam tutmak mümkün oluyor. Borca girip sistemin çarkına kapılınca nirvanaya ulaşılamıyor maalesef, dert edecek fazlalıklar ediniyoruz sadece. Bunu bir kenara yazdım. Bir daha borca girmeden milyon defa düşünmeli...Yine de eskiye nazaran endişelerimi daha iyi yönettiğimi görüyorum, bu da + puan olarak haneme yazıldı. Bir + da durumlara adaptasyon hızıma veriyorum. Bir şekilde idare ediyoruz işte, tabi bunda benim için çok büyük faklılıklar olmamasına bağlıyorum.
Makro aleme bakarsam insanlarda küresel salgından daha tehlikeli durum sürü psikolojisi gibi duruyor. Amerikadaki insan ile aynı stokları yapmak örneğin?Küresellik böyle yaşanıyor en basit örnekte bile...Çevremdekileri akışına bırakanlar ve paranoyakça ve en kötüsünü düşününler olarak ayırıyorum. Benim hangisine dahil olduğum belli.Birde bu yaşananları doğa ya da Tanrı'nın gazabı olarak yorumlayanlar var. İntikam,gazap kötücül duygulardır, Tanrı ya da tabiatta bulunamaz gibime geliyor. Olaya böyle yaklaşanlar sanki biraz keyif alıyor bu durumdan, içten içe mutlu birilerinin cezasız kalmamasından.
Öğrendiğimiz en büyük ders böyle de oluyormuş hissi bence. Bak avm olmadan, cafeler barlar olmadan, evde yaşayarak, biraz daha kendi içimizde, kendi kendimize yeterek te oluyormuş. Fabrikalarda durabiliyormuş, modern insan böyle bir çağda! çaresiz kalabiliyormuş, önemli olan yine insanmış ,tabiatmış ,insan doğasıymış...
Bu da bu günlere benim notum olsun...
Tüm dünya aynı yalıtılmışlığı yaşıyoruz şu an. Normal rutinine göre değişiyor bu sürece tepkiler galiba. Önceleri hep yoğun iş ortamı, hareketli sosyallikler yaşayanlar için şüphesiz çok farklı bu süreç, benim içinse o kadar da değil...Yaz tatilleri ve diğer tatil zamanlarından alışkınız birlikte ve evde uzun zaman geçirmeye.
Yine de üzerine düşünülesi günlerden geçiyorum, olanları kafamda evirip çeviriyorum.
Öncelikle micro alemimi incelersem;plansızlığa en hazırlıksız olduğum dönemde geldi bu salgın, bununda bir sebebi var muhakkak büyük resmi görmeye çalışıyorum. Doğrularıma daha sıkı bağlanmalıyım, para mevzularında özellikle. Dış dünya ile zorunluluklarımızı ne kadar kısıtlarsak , iç dünyamızı sağlam tutmak mümkün oluyor. Borca girip sistemin çarkına kapılınca nirvanaya ulaşılamıyor maalesef, dert edecek fazlalıklar ediniyoruz sadece. Bunu bir kenara yazdım. Bir daha borca girmeden milyon defa düşünmeli...Yine de eskiye nazaran endişelerimi daha iyi yönettiğimi görüyorum, bu da + puan olarak haneme yazıldı. Bir + da durumlara adaptasyon hızıma veriyorum. Bir şekilde idare ediyoruz işte, tabi bunda benim için çok büyük faklılıklar olmamasına bağlıyorum.
Makro aleme bakarsam insanlarda küresel salgından daha tehlikeli durum sürü psikolojisi gibi duruyor. Amerikadaki insan ile aynı stokları yapmak örneğin?Küresellik böyle yaşanıyor en basit örnekte bile...Çevremdekileri akışına bırakanlar ve paranoyakça ve en kötüsünü düşününler olarak ayırıyorum. Benim hangisine dahil olduğum belli.Birde bu yaşananları doğa ya da Tanrı'nın gazabı olarak yorumlayanlar var. İntikam,gazap kötücül duygulardır, Tanrı ya da tabiatta bulunamaz gibime geliyor. Olaya böyle yaklaşanlar sanki biraz keyif alıyor bu durumdan, içten içe mutlu birilerinin cezasız kalmamasından.
Öğrendiğimiz en büyük ders böyle de oluyormuş hissi bence. Bak avm olmadan, cafeler barlar olmadan, evde yaşayarak, biraz daha kendi içimizde, kendi kendimize yeterek te oluyormuş. Fabrikalarda durabiliyormuş, modern insan böyle bir çağda! çaresiz kalabiliyormuş, önemli olan yine insanmış ,tabiatmış ,insan doğasıymış...
Bu da bu günlere benim notum olsun...
Yorumlar
Yorum Gönder