Haklı Olmanın Dayanılmaz Hafifliği

Yarın hava portakal güneşli. Ne yapacağımı bilmez haldeyim. Ah bu ben,kendimi nerelere atsam. Uludağ'da güzel bir kayışa Mehmet'ten veto geldi. Onu bekleyim istiyor , halbuki ben kendimi vetolarda kapana kısılmış hissediyorum kaysam nasıl ferahlardım. O gelince Sena'nın bebeği olacak muhtemelen pek bir şey yapamıycaz sonra ramazan sonra belki yine gemi.Bu biraz darlıyor beni, aylık döngüm git gide erkene geliyor hafiften sıcak basıyor acaba yumurtalarım mı bitiyor. 

Çocuklar içeride güzel bir uykuda ben yıldızlı soğuk balkonda yazıda. Kemal bir süredir kaka yapmıyordu hemen alerjisi azdı sabahları burun tıkanıklığı ile uykuları bölündü. Bu aksam rahatladı uykusu da düzeldi. Ben çok mutlu...

2 aydır külüstür subaruyu kullanıyorum. Lüks bmwden ayrılmam ilk başta oldukça moralimi bozdu. Şimdi alıştım beni yolda bırakacak diye endişelenmediğim zamanlar oldukça memnunum arabadan bide benzine verdiğim çok paralar canımı sıkıyor.

Lüksün insana verdiği tatlı uyuşukluk ile aşk nefret ilişkisi yaşıyorum. Tutsaklık nereden bakarsan bak iyi değil. Özgürlüğü seviyorum ben. Kendimize koyduğumuz standartlar istemediğimiz tutsaklıklara dönüşüyor. Özgürlük çok hafif oysa ki.

Sena'nın bebeği hayırlısıyla doğsun, gizli gizli stres yapıyorum. Kontrol edemediğimiz olayların stresi...

Haklı olmak çok önemli herkes için. Bu yüzden ben demiştim 'le başlayan cümleler insanların gözlerini parlatıyor, müthiş haz duyuyoruz haklı olduğumuzda , her kanıtlanışında.

Acı ne zaman güzeldir? Ne zaman katlanılmaz? Geliştiren acı güzeldir , ucunda ödül olan...Diğer türlüsüne katlanmak çok zor. Dram sevmiyorum ben ama bundan da zevk alanlar var. Acıdan kaçmayan , içinde yaşayabilen, bunu gururla taşıyan , acılara tutunan. Benim anlamam mümkün değil. Geliştirmeyen acıda duramam ben hemen kafamda kaçış planları yapmaya başlarım.