Bu aralar iyi gelenler biyografi okumak, yazmak , yardım etmek , yürüyüş
İyi gelmeyenler ilaçlar, belirsiz bekleyişler, gece abur cuburları, ülke gündemi
Dün önce Mudanya'nın pırıl havasında yürüyüş yaptık. Sonra can sıkıcı olsa da konuşmak zorunda olduğumuz malum konular hakkında yine uzun konuşmalar yaptık.
Evde kendime biraz bakım ve güzel şeyler giyindim, çocukları okuldan al anneme moral konuşması yap biraz. Sonra Mehmet çocuklarla kursa ben kızlar grubuyla seramik atölyesine.
Kızlar eğlenceli, güldük eğlendik ama seramik benlik değil. Bu da bir moda, gelir geçer ama ben kapılmam bu akıma. Uğraşırken daraldım,sonra şişirdim. Zaten yapılmışı var niye bu çaba diye düşündüm durdum.
Cuma tek başıma ufak bir yolculuk yapmalıyım, geride bıraktıklarımın vicdanını yapıyorum ama gitmem gerektiğini de biliyorum.
Yazı şimdiden özledim , suda ki hafifliği bilhassa. "Çok mu ayıp hala mutluluk istemek, neyse zaten hiç halim yok" hayat jöle kıvamında bu aralar.


Hiç yorum yok:
Yorum Gönder