Günaydın Güzel Gün

Sabah 5 buçukta uyandım , halbuki 12 buçukta yatmıştım. Sebebi belli, Mehmet'e kavuşma heyecanı. Ben de yoga mı yaptım, bugun niyetim yoktu halbuki.

Üst katımdaki çocuk yine çıldırdı, anne yine onu sakinleştiremiyor. Ben klasik manzarama karşı, hava puslu, yağışlı , şehir sislerin ardında adeta düşük bütçeli bir avrupa sabahı. Bilgisayarım yanımda yeşil sıvım, 21 gün detoksun 4. günü. Lezzet ve tuz bizden çok uzaklarda, doyduk mu doyduk bilinciyle hareket etmeye başlayalı çok oldu. Zaten yemek ve haz kafamda hiç eşleşmedi sanırım. İçmek ve haz 2'li daha ziyade eşleşmiş bende. O yüzden sigara artık içemez olduğumda mental olarak hayatın keyifsizleşmesi beni çok zorladı, neyse ki tüf tüf onun yerini iştahla doldurdu. Hazların peşinden tutkuyla gitmedim hiç, daha çok doydum biraktım, açıktım istedim. Bu genetikse eğer çocuklarıma aktarmak istediğim bir şey olurdu. 

Sabah yine Kemal'in canı bızıldamak istiyordu. Ben de  "Annecim olup bitmiş bir şeyin ardından söylenmek,ah vah etmek,  kimseye kazanç sağlamaz dedim (aslında kendime söylüyorum galiba) . Etrafındakilere hayatı dar etmek kimseye iyi gelmez dedim, o da tam olarak iyi gelen şey bu anne dedi. Etrafımdakileri hayatı dar etmek bana iyi geliyor. Kendini bu kadar iyi tanıması ve bu kadar iyi ifade etmesine bayılıyorum bu çocuğun, kitaplar yüzünden olsa gerek. Kemal'in bence de yaptığı bu, canım sıkkınsa hepinizinkini de sıkarım.

Eylül'e sitedeki kediye kedi evi alacağıma söz verdim. Bugün yöneticiye sorup alsam iyi olur. Kedileri ve köpekleri çok seviyor. Kaplumbağa alırız belki.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lastikli Çarşaf Yapımı

İstanbul Gezmeleri-Eminönü

Kinky Curly - Zenci Kıvırcığı Saçlar