Hayat Bahar Olsa...
Hava güzel bir bahar, içim puslu sıkıntılı. İçimizdekileri gösterebilsek belki anlaşılır, kelimelerle anlatamıyorum çoğu kez. Sadece beklemek lazım, yine beklemek. Bahar geçsin, çiçekler solsun, zaman sadece soğutsun ama daha da soldursun. Daha önce yazdım belki ama yine buldum notlarımda yine yazmak istedim. Kemal bir öykü anlatmıştı bana, içinde yaşananları ne güzel anlatmıştı böylece bana. Kardeşi olduğu için hissettiklerini masal diye anlattı. Çocukken içindekini sözlere dökememek daha yoğun olmakla beraber hayatımız boyunca devam ediyor. Çıldırır insan... Sayfama kötü anları yazmamak lazım, belki de yazmalı ki unutmamalı. İleride bu noktaya nasıl geldik sorusunu ararken her şey unutulabiliyor. Tahammül edemediğim şey küçükken beni çok inciten olaylara tanık olmak. Bu çok kötü, çok katlanılmaz bir şey mi? Kuşkusuz herkes için değil , benim için yalnızca. Birisini senin için konumundan dolayı erişilemez bir noktaya taşımak, kendi aile huzurunu kaçırmayı önemsememek. Senin için do